Bu pandemi süreci hayatın hiçbir zaman içinde tek bir olguyu, duyguyu veya gerçeği barındırmadığını bir kez daha kanıtladı. Bugüne kadar yaşadığım en güzel ve en heyecan verici his olan "annelik" hissindeyken bir başka güzellik olan mesleğimi yapma şansını yakalamamla, kocaman gülümseyen dünya, her şey bu kadar yolunda gidemez dercesine güneşi bulutlarla örterek pandemi gerçeğini karşımıza çıkarttı.
Öyle ki, uzaklar artık çok daha uzak, ihtiyaçlar çok daha elzem olmuş ve akrabalar birer video görüşmesine, dostlar ise yüzleri pek gülmeyen düşünceler gerisine sığdırılmış oldular.
Bütün bu gerçeklerle yüzleşmiş olmaya ek henüz doğmamış olan bebeğini de korumak ihtiyacı ile yaşadığım süreç, muhtemelen bu durumda olmayanın anlaması çok zor olan bir baskıyı da hissettirdi. Elbette herkes gibi ben ve ailem de endişelerimizin yanına hayatın gerçeklerini koyarak silkelenmek zorundaydık. İçinde bulunduğumuz zamanda yaşadığımız stres ile endişe katlanarak artıyor olsa da her gecen gün üzerimizdeki baskı tozlarını silmeye gayret göstererek umutla uyanıyoruz yine dünyaya. İşe, eve ve bebeğe yetişmekle geçen günlerin en büyük mutluluğu hepimizin sağlıklı olması ve uyandığımız her günün desteği ise aile, dostlar, iş arkadaşlarımız ve elbette okuyucularımız ile mesafesiz buluşacağımız, bulutların dağıldığı güzel günlerde bir araya gelmek arzusu. İnanıyorum ki her saniye bir öncekinden daha çok yaklaşıyoruz güzel geleceğe...
Sezi ARI KAZAZ
Mehmet Akif Ersoy Çocuk ve Gençlik Kütüphanesi
Kütüphaneci